26 Ağustos Salı 2014

Bugün güzel başlamasa da yine de güzel bir gün olarak devam edecek biliyorum. İnci'nin ateşi hala yüksek, bu gece 3.00'te kalkıp ona duş aldırdık ve ateş düşürücü şurup verdik. Sonra 2 saat ayakta kaldık. Gün yine uykusuz ve moral olarak düşük başladı. Ama büyütecek bir mesele yok bence, diş çıkardığı için bağışıklığı düştü ve o nedenle de burun akıntısı başladı bence. Doktorunu aramaya gerek görmedim. Bu aylarda normal şeyler bunlar. Sürekli ateş kontrolü yapıp, bol su veriyoruz.

Kahvaltıda her zamanki kaşarlı tostuma ve 1 bardak sütüme ek olarak 1 de minik salatalık yedim. 



Çok uykusuz olduğum için ofise gidince hemen kahvemi yaptım, tek şeker attım. Bu gördüğünüz güzel kupayı da yine Ata Hediyelik'ten aldım. İnstagramdan ve blogundan takip ettiğim Kitchen in Red dün bir yarışma başlatmıştı. Bir domates fotoğrafı yayınlayıp kaç gram olduğunu sormuştu. 3 gün sonra sonucu açıklayacak. Ben 455 gram dedim. Bakalım ne çıkacak? Bu kupayla kahve içerken aklıma Kitchen in Red geldi :)

Bu öğlen yemeğimde alaturka bir fast food olan döner dürüm vardı. Ataşehir'de ki Dönerci Ali Efendi'den sipariş verdim. Yanında 1 kutu da ayran içtim. Döner yağlı bir et olduğu için genelde tabakta porsiyon olarak yerim ve tek tek yağlarını ayıklarım. Ama bu sefer dürüm olunca ayıklama şansım olmadı. Öylece yedim valla :)

Yemekten sonra bir arkadaşım geldi ve beraber kahve içtik, yanında 2 parça da Etiform kakaolu yaban mersinli bisküvi vardı. O sırada İnci ile ilgilenirken fotoğraf çekemedim.

Saat 16.00'da çok önemli bir randevum vardı. Dün bahsettiğim Almanya'dan Türkiye'ye tatile gelen blog okurlarım ziyaretime geldi. Çok önceden bugün için randevu aldılar. Uzun zamandır takip ettikleri için tanışmak istediler. Gerçekten çok sevindim. Blog sayesinde pek çok kişiyle tanıştım. Bu gerçekten güzel bir duygu. Gelirken bir de güzel bir lilyum buketi yaptırmışlar. Bu nazik davranış ve güzel ziyaret için Merve ve Elif'e çok teşekkür ediyorum. Günümü güzelleştirdiler :)

Merve, ben ve Elif


Dün babam geldiği için bugün yemek işi ona aitti. Eve gidince harika bir kuzu etli patlıcan güveç, pirinç pilavı ve çoban salata menüsü ile karşılaşmak nasıl iyi geldi anlatamam. Evde hazır yemek olması  dünyadaki en güzel anlardan biri bence. Babamın ellerine sağlık! Çok lezzetliydi. Yemek yapan erkek candır…



Tabağımdakilere ek olarak 1 kaşık da yoğurt yedim. 



Yemekten sonra tek şekerli Türk kahvesi içtim. Bu kahve fincanı takımımı ilk İtalya seyahatimde bir pazardan almıştım. Taa oralardan taşıdım yani. Her bir fincan ayrı bir renk. Evimde en sevdiğim mutfak eşyalarımdan biri.



Yemekten sonra İnci'yi uyutup blog yazmak için bilgisayarımın başına geçtiğim için sadece 1/2 şeftali yemeye fırsatım oldu. Yatmadan önce de 1 bardak süt içtim.



İyi geceler… Bakalım bu gece kaç saat uykusuz kalacağız?

Diyetisyen Serap Orak Tufan

Sosyal medyada takip etmek için:
İnstagram için http://instagram.com/diyetisyenserap 
Twitter için  https://twitter.com/DiyetisyenSerap 
Facebook için  https://www.facebook.com/pages/Kendinize-%C4%B0yi-Bak%C4%B1n-Beslenme-Dan%C4%B1%C5%9Fmanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1/130475260372458

1 yorum:

  1. Adsız27 Ağustos 2014 08:16

    Serap hanim merhaba :) inciye baktikca icim gidio bende 18haftalik hamileyim ve kizim olucak ins :) benim sorum 1 61 boyundayim 50 kg ile basladim ama 5 kilo aldim bu 4 ayda o da asiri derecede dikkat ederek zaten 3 ogun yemek hic yiyemiorum sabah 8 gibi kahvalti 2 gibide ogle yemegi aksamida 1 meyve yogurt galeta ile gecisyiriorum azicik abaartsam 500 gram aliorum bol bol suda iciorum ne yapmam lazim cok kilo almak istemiyorum hamileligim boyunca :( cok gecmis olsun serap hanim sorularima cevap verirmisiniz lutfen

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...