4 Şubat 2015 Çarşamba

Bugün güne çok uykusuz başladım. Blog yazdığım için 01.30'da yatmıştım. Tam yeni uyumuştum ki 02.00'de İnci uyandı. Onu uyutup yeniden yattım. Sonra 04.30'da İnci yeniden uyandı. Bu sefer 6.00'ya kadar hiç uyumadı, beraber süründük. Sonra İnci uyudu, ama eşimin 06.30'daki alarmı çaldı, yine uyandım. Sonra tekrar uyudum. Sonra yine İnci için uyandım derken güne resmen bir zombi gibi başladım. Üstelik günüm de çok yoğun geçecekti. Bu çocuk olayından sonra uyku düzeni bir daha hiç eskisi gibi olmuyor. Bilginiz oldun. Yok diş çıkarıyor, yok hasta, yok düzeni bozuldu derken zaten farkediyorsunuz ki Matrix'de olduğu gibi kırmızı hapı yutmuşuz da haberimiz yok :)

Evde kaşarlı tostumu yiyip sütümü de içince ilk için bir Türk kahvesi içmek oldu. Biraz kafein almadan evden çıkmam oldukça tehlikeli bir durum.


Ofise gelince de biraz boğazım acıdığı için Doğuş'un Mistik Çay'ından içtim. Şeker koymadım. Bu çayı çok başarılı buluyorum. Aroması çok güzel :)


Öğle yemeğimde eve gittim. İnci bugün evdeydi. Artık temizlik günlerimizi Çarşamba'ya aldık. 1 tabak yeşil mercimekli erişte ile kıymalı ıspanak ve yoğurt yedim. Biraz da makarna yedim.


Yemekten sonra zaten uykusuz olan bünyeye biraz daha uyku basınca hemen 1 fincan daha kahve içtim. Yanında da 1 tane Oreo bisküvi yedim.


Gün nasıl bitiyor anlamıyorum. Arka arkaya randevular olunca bir anda akşam oluveriyor. Eve gidip yemek hazırlamam saat 20.00'yi buldu.


Yine yeşil mercimekli erişte, kıymalı ıspanak, yoğurt ve buna ek olarak da 2 tane köfte yedim. Eşim tarafik yüzünden biraz geç geldiği için ondan önce yemeğim bitmişti. Bir baktım gelirken hazır çiğ köfte almış. Bizim mahalleye Komagene açılmış, eşim de bir deneyelim diye düşünmüş. Tok olmama rağmen 5 tane etsiz çiğ köfte, 5 yaprak göbek salata ve de 1/2 lavaş yedim. Dayanamadım :) Bulgurun cazibesine hiç dayanamam…


Çiğ köfte acı olduğu için bütün akşam midem ağrıdı bu nedenle başka birşey yemedim. Saat 23.30 civarında da 1/2 kase kadar nar yedim.


Narları bu şekilde ayıklayan eşimin ellerine sağlık!
Bugün de burada bitti ama yatmadan önce yine blogumu yazdım. Uykusuzluk üstüne uykusuzluk yani. Bakalım yarın sabah nasıl kalkacağım? Ruh sağlığım stabil kalacak mı yoksa yine yine bir miktar geriye mi gidecek? Çünkü iyileşmesinin imkanı yok da :)

Diyetisyen Serap Orak Tufan

Sosyal medyada takip etmek için:
İnstagram için 
http://instagram.com/diyetisyenserap 
Twitter için  https://twitter.com/DiyetisyenSerap 
Facebook için  https://www.facebook.com/pages/Kendinize-%C4%B0yi-Bak%C4%B1n-Beslenme-

2 yorum:

  1. oo çok coşmuş bir menüü çiğ köfteler olmamış hocam:)

    YanıtlaSil
  2. Bu kadar yoğunken bir yanda da blog yazmanıza hayranım. Sağlıklı ev yemekleri yiyor olmanızda harika. Yeni diyetisyenlerde hep detoks, özel menüler, gluten free yiyecekler görüyorum.

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...